Güvenlik paketine tepkiler büyüyor

Güvenlik paketine tepkiler büyüyor

Türk siyasi tarihinde ilk kez bütün muhalefetin net olarak karşı durduğu iç güvenlik paketinin ne denli “her türlü” tahribatlara açık olduğunun da bir göstergesi.

Dündar Sansür yazdı:

Bir yandan Türkiyenin en büyük sorunu Kanayan yara Kürt sorunu ve bu soruna bağlı olan kirli savaşın bulmasına  akan kanın durdurlmasına yönelik sürdürülen  barış süreci, müzakere sürecine girilirken ve olumlu bir hava ülkedeki bütün kesimlere yarınlar adına bir umut vaat ederken,  diğer yandan süreçle zıt ve demokrasi ile uyumlu olmayan faşizan, totaliter, otoriter ve hegemonyanın elini güçlendirecek, polise, askere, valiye savcılık görevi verilecek halktan ve ileri demokrasiden uzak darbe yönetimlerini aratmayacak yasaların ısrarla yasallaştırılmasında ısrar edilmesi açıkçası aydınından esnafına, solcusundan sağcısına, her kesimden insanların yarınlar adına umutlarına net bir darbe vurur denilebilir. Adete bir korku imparatorluğuna doğru gitmekteyiz de denilebilir.  Düşünsenize, en basiti sosyal medyada da tepkisi hızla yayılan yöresel kıyafetlerin yasaklanması yasası, tam bir trajikomedya, gülermisin ağlarmısın cinsten, insanların yüzlerce yıldır giydikleri kültürleri haline gelen giysilerini yasaklamak Saddamın bile aklına gelmemişti.! Umarım  mide bulandıran bu yanlışlardan bir an önce dönülür.!  

Bunun yanında yine normal yaşamdan anormal yaşama, yani sıkıyönetim, olağanüstü hal, darbe dönemlerinde uygulanan yasaları aratmayan, hatta iç güvenlik paketindeki  bazı maddeler, darbecilerin bile aklına gelmeyen akıllara zarar tamamen toplumsal kaosu doğuracak türden da denilebilir. En önemlisi, düşünsenize, Türk siyasi tarihinde ilk kez bütün muhalefetin net olarak karşı durduğu iç güvenlik paketinin ne denli her türlü tahribatlara açık olduğunun da bir göstergesi. Muhalefet liderlerinin dillendirdiği şu, bonzai gibi uyuşturucu maddeler yada Molotof  kokteyl gibi maddelere evet. Ama diğer maddelerin bilhassa adeta toplumu polislerin, valinin,  insiyatifine bırakacak yada korku imparatorluğuna veya herkesin potansiyel bir makul şüpheli sıfatına sokacağı gerçeği açıkçası onları düşündürdüğü gibi beni de yarınlar adına derinden korkutuyor desem aratmış olmam!!!.   

İç güvenlik yasalarının demokrasiye vurulacak bir darbe olacağı görüşü sadece ülkemizde değil, dünya çapında önemli yerleri olan dış basında ve gelişmiş ülke siyasetçilerinin de tepkisini çekti. Ve bu yönde açıklamaları da yenilir yutulur cinsten değil, bu konuda bası sivil toplum örgütleri de düzenledikleri eylemlerde darbe yasası olarak ifade edilen iç güvenlik paketine tepkileri göstermekteler, Türkiyede önemli bir kitlesi olan bir STK yöneticisi  konu ile ilgili tepkisini şu şekilde dile getiriyordu;  “Dünyadaki faşist ve baskıcı yönetimlerin iktidarda kalma uğruna bu tür yasalardan medet umduğu ancak daha fazla acı, kan ve baskılar dışında bir sonucu olmadığı açıktır. Bu tür yasa ve uygulamalar, otoriter ve baskıcı yöntemlerle ayakta kalmaya çalışan bir iktidarın kendi sonunu hızlandıracaktır” diye konuştu. 

“Hele de polisi, valiyi, kaymakamı yargının yerine koyması, daha fazla tahakküm ve şiddet için yeni yetkiler getirmesi beklenemez” derken, iktidarın darbe dönemlerini gölgede bırakacak iç güvenlik yasasına sığındığını dile getirdi.

Dış Dünyadan Tepkiler

Yine dış dünyanın da gündeminde olan iç güvenlik paketine karşı tepkilerini ve sakıncalarını dile getiren bazı insan hakları savucunuları ve basın yayın organları da tepkilerini şu şekilde dillendiriyorlardı; Washington merkezli insan hakları Freedom House, AKP milletvekillerinin oylarıyla Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Genel Kurulu'nda maddeleri kabul edilen İç Güvenlik Paketi'ne ilişkin yazılı açıklama yaptı.

Freedom House'un internet sitesinde yayınlanan 'Polis Yetkileri Paketi Demokrasiyi Baltalıyor' başlıklı yazıda, söz konusu açıklamanın, polise 48 saate kadar gözaltı yetkisi verilmesi, polisin protestoculara yönelik ateşli silah kullanmasına ilişkin sınırlamaların tehlikeli seviyelere düşürülmesi ve valilere polis araştırmalarında ek yetki verilmesine yönelik maddelerin TBMM Genel Kurulu'ndan geçmesi üzerine yapıldığı ifade edildi.

Freedom House Avrasya Programı Direktörü Susan Corke'un imzasını taşıyan açıklamada, Polisin faaliyet alanını protestoculara karşı ateşli silah kullanabileceği şekilde genişletmek tehlikeli olmakla birlikte Birleşmiş Milletler'in güvenlik yetkililerinin güç kullanımına ilişkin yönledirici ilkeleri ile uyuşmuyor. Bu kanun ile Türk demokrasisinin geleceğinin muallakta olduğunu söylemek abartılı olmayacaktır" ifadeleri kullanıldı.

İç Güvenlik Paketi’ne Avrupa Konseyi ve Sınır Tanımayan Gazeteciler örgütünden de tepkiler gelmişti. 

TÜRKİYE DEMOKRASİSİ POLİS DEVLETİ YOLUNDA

Financial Times gazetesinin dünkü sayısında yer alan iki baş yazısından biri iç güvenlik paketi vesilesi ile Türkiye'de Erdoğan yönetiminin otoriterleşmesi üzerine. "Erdoğan'ın iktidara sarılışı ülkenin küresel saygınlığını azaltıyor" diyen gazetenin baş yazısında, "Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye'yi kendi etrafında inşa ettiği otoriter bir devlete dönüştürürken, çok az itidal gösteriyor... Eğer daha da ileri gitmesine izin verilirse, Türkiye artık bir demokraside olması gereken temel standartlara sahip olmayacak" ifadeleri yer alıyor.

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın otoriterliğinin Türkiye’nin saygınlığına zarar verdiğini yazan Financial Times, Erdoğan’ı giderek daha fazla Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’e benzediği eleştirisinde bulundu.

“Erdoğan’ın otoriterliği aynı zamanda Türkiye’nin uluslararası duruşunun da altını oyuyor” diyen gazete, geçmiş yıllarda bölgesinde startejik bir aktör olan Türkiye’nin dış politikasının Erdoğan’ın kişisel heveslerine göre şekillendiğini yazdı. 

Genel hatları ile herkesimin tepkilerini çeken Görüşler bu yönde, konunun hassas olması dolayısı ile önümüzdeki günlerde yine yazılarımız nasipse devam edece​ktir. Ancak şunuda belirteyim 130 maddelik iç güvenlik paketinin yasallaşması durumunda artık bu ülkede hiçbir şey eskisi gibi olmayacaktır. Bu kesin. Gerisi ne olur bekleyip göreceğiz.

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.