Dündar: Öfke duymuyoruz ama mücadele etmeye kararlıyız

Dündar: Öfke duymuyoruz ama mücadele etmeye kararlıyız

Cumhuriyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Can Dündar ve Ankara Temsilcisi Erdem Gül, AYM'nin "hak ihlali" kararının ardından tutuldukları Silivri Cezaevi'nden 92 gün sonra tahliye edildi.

MİT TIR'ları haberi nedeniyle tutuklanan Cumhuriyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Can Dündar ve Ankara Temsilcisi Erdem Gül'ün tutuklanmasını Anayasa Mahkemesi (AYM) Genel Kurulu'nun "hak ihlali" olduğu yönünde karar vermesinin ardından Dündar ve Gül, 92 gündür tutuldukları Silivri Cezaevi'nden tahliye edildi.

İşlemlerinin ardından Dündar ve Gül, beyaz bir minibüsle cezaevinden çıktı. Cezaevi önünde iki gazetecinin eşleri Dilek Dündar, Aslı Işık Gül, çocukları, yakınları, meslektaşları ve arkadaşları alkışlarla karşıladı. 

'Ödediğimiz bedel Türkiye'de gazetecilerin ödediği bedelin yanında hiç'

Silivri Cezaevi önünde açıklama yapan Can Dündar, tahliyenin tarihi bir karar olduğunu belirterek, "Anayasa Mahkemesi'nin bugünkü kararı sadece bizi değil bütün meslektaşlarımızın basın özgürlüğünün ifade özgürlüğünün önünü açmıştır. Hakikaten Saray'a tabi olmayan bir yargı kurumu Saray'a tabi olmayan bir medyanın önünü açacak çok tarihi bir karar verdi. Bizim ödediğimiz bedel Türkiye'de gazetecilerin ödediği bedelin yanında bir hiçtir. 3 ay yattık bundan şikâyet edecek değiliz. Bu kadar içerde yatan gazeteci bu kadar bunun bedelini ödemiş insanlar varken" diye konuştu. 

'Bu toplama kampı müze olana kadar'

Dündar, küçük bir çadırın koskoca bir Saray'ı dize getirdiğini ifade ederek, şunları aktardı: "Öncelikle o küçücük çadırdan bize umut aşılayan umut nöbetçilerimize teşekkür etmek istiyoruz. Küçücük bir çadırın koskoca bir Saray'ı dize getirebileceğini gördük burada. Bununla gurur duyuyoruz. O bizi buraya tıkan nefret, öfke, bizim içimize salmasın. Bizi zehirlemesin. Ve biz zehirlenmeden çıktık. Kin duymuyoruz. Öfke duymuyoruz ama mücadele etmeye çok kararlıyız. Eskisinden daha yüksek bir sesle kendimizi savunmaya devam edeceğiz, henüz bitmedi. Biz tahliye olduk ama davamız devam edecek. Bu bir basın özgürlüğü davasıdır. Biz çıktık 30'u aşkın meslektaşımız içerde, diliyorum ki bu karar onların da yolunu açacaktır onların da mücadelesinin takipçisi olacağız sonuna kadar. Arkamda gördüğünüz bu toplama kampı müze olana kadar hepimiz basın özgürlüğü, ifade özgürlüğü adına mücadele etmeye sonuna kadar devam edeceğiz." 

'Doğru bildiğimizi yapmaya devam edeceğiz' 

Yapılan haberlerde Türkiye'nin nereye sürüklendiğinin görüldüğünü dile getiren Dündar, şöyle "Yaptığımız haberde de Türkiye'nin nereye sürüklendiğini bütün Türkiye gördü. Uyarmaya çalıştığımız şey buydu; ülkenin bir bataklığa saplanma tehlikesine karşı dikkat çekme görevini yerine getirdik. Türkiye, ne yapmaya çalıştığımızı herhalde şimdi daha iyi anlamaya çalışıyor. Keşke o haber zamanında gizlenmeseydi, Türkiye bu bataklıktan uzak kalabilseydi. Bunu da bugünkü tahliyemizin bir armağanı sayıyoruz. Başbakan ve Cumhurbaşkanı'nın Nusra'yla Suriye'ye giriş konusunda söyledikleri itiraflar, aslında haberimizin nerdeyse kanıtını teşkil etti. Bütün Türkiye olup biteni görüyor. O yüzden doğru yaptığımıza inanıyoruz ve doğru bildiğimizi yapmaya devam edeceğiz." 

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.